Avril Lavinge Kanada doğumlu bir şarkıcıdır.Onunla ilgili aşağıda bir alıntı mevcut Türkçe karakterlerin bozuk olmasından dolayı özür dilerim.
:"Avril Lavigne, 27 Eylül 1984'te Napanee adında Canada' nın nüfusu 5000 civarında olan küçük bir kentinde dünyaya geldi. 14 yaşındayken annesinin aldığı gitarla kendi şarkılarını yazmaya ve söylemeye başladı. Zaman geçtikçe Napanee' den sıkılmaya başlayan Lavigne, şarkılarını bir videoya kaydetti ve plak şirketlerine gönderdi. Bunu yaparken de bir sonuç çıkmasını beklemediğini günümüzde de dile getirmekte Bir süre sonra New York Records ona bir Demo yapması için şans tanıyacağını belirten bir emktup gönderdi ve Avril Napanee' den çıkmak için gerekli olan bilete kavuşmuş oldu..
Stüdyoda çalıştığı günlerden birinde Arista Records' tan gelen biri onu çok beğenerek vakit kaybetmeden Arista Records Başkanıyla tanıştırdı ve tanışmanın devamında imzalanan bir sözleşme ile yeteneğin şansla buluşması gerçekleşmiş oldu. Vakit kaybetmeden bir ekip toplantısı düzenlendi ve birçok hit parça çalışmasında imzası bulunan Matrix Grubu Avril Lavigne için şarkı sözleri yazdı. 2002 yılında Avril Lavigne Dünya Çapında 14 Milyon satan Let Go albümüyle birçok ödül aldığı gibi sekiz dalda da Grammy Adaylığını elde etti..
Bir anda yakaladığı şöhret Avril Lavigne' nin başını döndürmedi. Evde, sokakta, alışverişte nasılsa sahneye de aynı şekilde rahat çıkıyordu. Diğer starlar turneye çıkarken kostümlerini ayrı bir Tırla taşıtırken, Lavigne her normal insan gibi kendisine sadece bir valiz hazırlıyordu..
Büyük başarılar elde etmesine rağmen Let Go oldukça yapay koşullarda üretilmiş, kendi müzik zevkini yansıtmaktan uzak bir albümdü. Avril Lavigne için önemlisi başından beri kendi şarkılarını yazmak, bestelemek; Pop kültürünün fabrikasyon üretim tarzından mümkün olduğunca uzak durmak istiyordu. Ancak yaptığı yatırımı garanti altına almak isteyen Plak Şirketi albümün söz ve beste kısmıyle ilgili tüm çalışmaları yine Matrix grubuna emanet etti. Matrix Grubunun elinden çıkan ve tam anlamıyla bir hit olan Complicated, birkaç satır dışında Avril' i yansıtan bir çalışma olmadı ve kendisi de zaten bu şarkıyı hiçbir zaman çok severek söylemediğini dile getirdi.
Pink ve Christina Aguilera' nın ikinci ve daha kişisel albümleri için Linda Perry ile çalışmaları gibi Avril lavigne' de ikinci albümü için kendisine akıl hocası olarak 1997' den bu yana üç albüm çıkarmış, Kanadalı şarkıcı, piyanist ve söz yazarı Chantal Kreviazuk' u seçti. Başlangıçta, bir düzine şarkı yazmak için sözleşmemişlerdi; fikir alışverişinde bulunmak için çıkılan birkaç yemek, iki - üç hafta kadar süren şarkı sözü yazma seansına kendiliğinden dönüştü ve albümde yer alan beş şarkıyı birlikte yazdılar.
"Bir anda kardeş gibi olduk" diyor Kreviazuk' la ilişkisinden bahsederken Avril. "Bazen annem gibi oldu, çok iyi bir arkadaşlık kurduk, Tanrı' nın onu çok iyi bir sebeple hayatıma soktuğunu düşünüyorum."
Avril, Kreviazuk ile birlikte Let Go söz yazımı seanslarından farklı olarak, daha yaratıcı bir ortamda çalıştı. Bu süreçte ilk kez kendisinde varolan söz yazarlığı yeteneğini tanıdı, yeni yönlerini keşfetmiş oldu. Bunun yanı sıra bu çalışmalar sırasında çok eğlendiğini de anlatan Avril "Bazen birşey yazıp getirdiğimde, o bana 'bu beş para etmez' diyordu, aynı şeyi bende ona yapabiliyordum. Birlikte çalışan insanların birbirlerine böyle sözler söyleyebilmesi tuhaf birşey ama biz bunu yapabiliyorduk. Ben düşündüğüm herşeyi ona söyleyebiliyorum ve o bana hiçbir zaman kendimi aptal gibi hissettirmedi, çok rahat çalıştık." diyor. Avril aynı şekilde, albümünün iki şarkısının altında imzası bulunan Evanescence' in gitaristi Ben Moody ile de çalışmalar sırasında sıkı bir dostluk kurdu.
Bu şekilde tamamen yaratıcı ortamlarda çalışılarak üretilmiş, sözleri daha derin, soundu daha orijinal bir albümle karşımızda Avril Lavigne..
İlk albümünü çok sevip, ikincisinde benzer bir müzikle karşılaşacaklarını düşünenler hayal kırıklığına uğrayabilirler ama duydukları bu yeni müzikten daha çok keyif alacaklarına hiç şüphe yok..
Filmleri
2006 - Fast Nation
2006 - Over The Hedge (Seslendirme)
Ayrıca : New York Minute,Wimbledon,The Princess Diaries 2:Royal Engagement,American Wedding,Legally Blonde 2:Red,White and Blonde,Sweet home Alabama filmlerinin de müziklerini okumuştur.
Avrıl'ın Sırları (( Bir Avrıl Fanının Bilmesi Gereken Herşey..))
1-) Avrıl lisedeyken okuldan nefret edermis. Söylediğine göre diğer kızlar onu fazla ukala bulduklarından pek sevmez we aralarına almazlarmıs=)
2-) İlk öpüsmesi tam bi faciaymıs.. "cünkü ne yaptığımı farkında bile değildim" diye acıklıyor =)) (( yası belirtilmemiss ))
3-) Bir keresinde otelde cok fazla gürültü yaptığından otelden atılmıs =))
4-) Avrıl hayatı boyunca hic gitar dersi almamıs we kendisi calmayı öğrenmis ve ilk sarkısını 12 yasında yazmıss (( way bee))
5-) Avrılın burcu terazi.. we tam burcu olduğunu sölüyor.. tartısmalardan kacınıyor we yaratıcılığı sewiyor
6-) Fotoğraf çekimlerine giderken işi şansa bırakmamak icin kıyafetlerini yanında götürürmüs.. şanssızlığın genelde onu bulduğunu söylüyor.
7-) Avrıl kendini kötü hissettiği morali bozuk olduğu zaman şarkı söyler gitarını tıngıdatırmıs.. bu ses onu rahatlatır cok hosuna gidermiss, onu rahatlatan tek sey olduğunu söylüyorr=)
8-) Avrılın vicudunda 4 tane piercing war: biri göbek deliğinde, ikisi sol we bi tanesi de sağ kulağında, kücük bir süzgec o!!
9-) Adı Sam olan cok sirin bi köpeği war
10-) Yasama bakıs acısı söyle: "İnsanların ne dediği beni ilgilendirmiyor. Sadece kendim olmaya calısıyorum. Yasamdan zewk almayı ve kendim olmayı sewiyorum." Kendinden emin bir kız!!
11-) Avrılın, Matt adında bir abisi ve Michelle adında bir kız kardesi war. O, her zaman ilgi odağı olmak isteyen ortanca kardes yani =)
12-) Büyük Britanya Prensi Harry, Avrılın en büyük hayranlarından biri!!
13-) Ünlü olmadan önce bi fast food restoranında calısıyormus ancak bu macera normal olarak kovulmayla son bulmus.. kendine en uygun seyin müzik ve sarkılar olduğunu söylüyor..
14-) Kaykayın yanı sıra Avrıl tam bi buz hokeyi tutkunu.. okuldayken hep oynarmıs..
15-) Avrılın göbek adı da Romana..
16-) Avrıl pizzaya bayılırmıs. Ama önce üzerindeki malzemeleri yermis. En sewdiği malzeme de zeytinmis. Türklük war heralde hamurunda!!